Çocuğumu Översem Şımarır Mı?

Doğrusu şudur ki, hayır! Çocuğu övmek onu şımartmaz veya her olumlu davranışı için övgü beklemesine neden olmaz. Aslında bu düşüncenin tam tersinin doğru olduğunu söyleyebiliriz: Her olumlu davranış için övgü bekleyen çocuklar, ebeveynlerinden çok az övgü alan çocuklardır.

Unutulmaması gerekir ki, çocuklar gördüklerini ve duyduklarını taklit ederler. Ailesinden sıklıkla olumlu mesajlar alan çocukların, olumlu düşünmeyi içselleştirme ihtimali çok daha yüksek olmaktadır. Bu da hem çocuğun öz güven gelişimini desteklemekte hem de aynı tutumu çevresindeki kişilere de göstermesi üzerinde etkili olmaktadır. Araştırmalar da ebeveynleri tarafından olumlu ifadelerle konuşulan ve çok övülen çocukların, diğer yaşıtlarına göre, daha yüksek bir öz güven geliştirdiklerini ve arkadaşları arasında daha popüler olduklarını göstermektedir. Aynı zamanda, ne ekersen onu biçersin prensibinde olduğu gibi, bu çocukların kendilerinin de çevrelerindeki kişilerle olumlu ifadeler kullanarak konuştuklarını ve çevrelerindeki kişileri övdükleri gözlenmektedir. Elbette bu durumun tersi de söz konusu olmaktadır. Ailesinden sıklıkla olumsuz ve eleştirel geri bildirimler alan çocuklar, kendi kendileri ile olumsuz iç konuşmalar yapmayı model almaktadır.

Diğer tüm ilişki türlerinde (eşler arasındaki, iş arkadaşları arasındaki vb.) olduğu gibi, eğer bir kişi (ebeveyn) kendi davranışları üzerinde olumlu değişiklikler yapmayı reddederse, diğer kişide (çocuk) de olumlu gelişmeler olmasını beklemek gerçekçi olmamaktadır. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarının yaptığı olumlu davranışlara odaklanmayı ve çocuklarının çabasını övmeyi öğrenmesi gerekmektedir. Bir başka ifade ile eğer ilk olarak ebeveynler değişme sorumluluğunu üstlenirse, ebeveyn-çocuk arasındaki ilişkide olumlu değişiklikler olacaktır. Daha sonra da çocuklar, büyük olasılıkla, bu olumlu davranışları tekrarlayacak ve geliştirecektir.

Neden bazı ebeveynler çocuklarını övme konusunda sorun yaşamazken, bazı ebeveynler için çocuğunu övmek zordur?

Çoğunlukla, kendi çocukluklarında övgü almayan bireyler, yetişkinlik dönemlerinde, kendi kendilerini övmeyen ebeveynler olmaktadırlar. Bu ebeveynler sıklıkla, yaptıkları hatalar veya yaşadıkları çelişkili durumlar karşısında kendilerini çok sert eleştirmektedirler. Aynı zamanda, çocuklarına kendi yaşadıkları sorunları anlatabilmekte fakat evdeki veya işteki başarılarından çok nadir bahsetmektedirler.

Diğer taraftan, bu ebeveynlerin, kendilerini övme konusunda da çocuklarına model olamadıkları gözlenmektedir. Eğer bu bireyler kendi iç seslerine kulak verirlerse, ‘Bu sorunu başarıyla çözdüm’, ‘Bu durum karşısında sakinliğimi koruyabildim’ gibi iç konuşmalar yapmadıklarını fark edeceklerdir. Bu ebeveynler her hataları karşısında kendi kendilerini hemen eleştirmektedirler. Hâlbuki çocuklar için ebeveynlerinin kendilerini öven ifadeler kullandıklarını görmek, bu ifadeleri kullanmayı model almak için son derece önemli olmaktadır. Örneğin bir ebeveyn olarak şöyle söyleyebilirsiniz ‘Bugün ofiste çok iyi bir iş çıkardım’. Kendi kendinizi överek model olursanız, çocuklarınıza, kendi kendileri ile olumlu ifadeler kullanarak konuşmayı ve bu durumu içselleştirmeyi öğretmiş olursunuz. Bundan dolayı çocuğunu övmekte zorlanan ebeveynlerin ilk olarak kendi kendileri ile olumlu ifadeler kullanarak konuşmayı öğrenmeleri gerekmektedir. Bunu başardıktan sonra, çocukları ile de olumlu ifadelerle konuştuklarını ve onları övmeye başladıklarını fark edeceklerdir.

Bazı ebeveynler çocuklarını cesaretlendirmeleri gerektiğine inanırlar fakat onları övmezler. Bu aileler genellikle, eğer överse çocuğunun şımaracağından veya övülmeden olumlu bir davranış yapmamaya alışacağından endişe eden ailelerdir. Çocuklarına, davranışlarını destekleyici ifadeler söylerler fakat onları övmekten kaçınırlar. Ancak araştırmalar, çok övgü aldığı için davranış problemleri gösteren çocuk sayısının oldukça nadir olduğunu göstermektedir. Genellikle problem tam tersi olduğunda görülmektedir. Bir başka ifade ile çok fazla sayıda emir/komut alan ve çok eleştirilen ancak çok az övgü alan çocuklarda davranış problemlerine daha çok rastlanılmaktadır. Bu nedenle ebeveynler, çocuklarında olumlu davranışlar gördüklerinde, onlara olumlu ifadeler söylemekten, basit cesaretlendirici sözcükler kullanmaktan ve onları olabildiğince övmekten endişe etmemelidir.

 

Dr. Öğr. Üyesi Rumeysa HOŞOĞLU

Sağlık Bilimleri Yüksekokulu

Çocuk Gelişimi Lisans Programı

 




E-Bülten Kayıt

Montessori Anaokulu hakkında bilgi almak için e-posta adresinizi bırakın.

Onay vermeden bu işlemi gerçekleştiremezsiniz
Kapadokya Üniversitesi veri sorumlusu sıfatıyla, verdiğiniz kişisel verilerin gizliliğini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa (KVKK) uygun olarak ve büyük bir hassasiyetle koruyacaktır. Kişisel verileriniz, KVKK’ya uygun olarak işlenecek, sizleri Kapadokya Üniversitesi hakkındaki gelişmelerden e-posta veya telefon yoluyla haberdar etmek için kullanılacaktır. Detaylı bilgi için tıklayınız