Çocuğumu Nasıl Bir Anaokuluna Göndereceğim?

Her yıl çocuklarını anaokuluna göndermek üzere olan binlerce aile ortak bir ikilemle karşı karşıya kalıyor. Çocukları Montessori yöntemiyle mi yetişsin yoksa çocuklarını daha geleneksel bir anaokulu programına mı yönlendirsinler? Bu önemli kararı etkileyen birçok konu olmasına rağmen, çoğu Montessori yöneticisi, eğitimcisi ve velisi için belki de en zorlayıcı faktörün temelde ekonomi ile ilgili olduğu konusunda hemfikiriz. Genel olarak ifade etmek gerekirse, çocukları ücretsiz bir devlet anaokulu programına gönderebilir ya da okul ücreti daha ekonomik olan bir eğitim kurumunda eğitim almaya devam edebilirler. Her aile bu kararı kendisi alacak olsa da, anaokuluna bir çocuğu göndermeden önce göz önünde bulundurulması gereken bazı hususlardan bahsetmenin faydalı olacağını düşünüyorum. İlk olarak çocuğunuz okulu seviyor mu ve her gün gitmek için sabırsızlanıyor mu? Eğer öyleyse, kendinizi şanslı görebilirsiniz. Fakat durum her zaman böyle olmuyor. Sebebi ise her çocuğun aynı davranışları sergilememesidir. İşte tam da bu noktada şunu belirtmek gerekir ki: Montessori sadece özel bir azınlık için değil, tüm öğrenciler için yüksek beklentileri olan bir sistemdir.

Anaokulları, küçük öğrencileri rol modelleri olarak görüyor ve çoğu çocuk bu rolü oynama fırsatını merakla bekliyor. Anaokulunun üçüncü yılında, önceki derslerin çoğunun bir araya geldiği ve küçük çocuğun anlayışının kalıcı bir parçası olduğu zamandır. Bu durum için en mükemmel örneklerden biri “Banka” oyunu aracılığıyla büyük sayıların öğrenilmesine erkenden başlanılıyor olmasıdır. Beş yaşındayken, çocuğunuzun küçükken öğrendiği dersleri yaşıtları ile öğrenmesi için birçok fırsatı vardır. Araştırmalar bu deneyimin hem öğretmen hem de öğrenci için güçlü faydalar sağladığını kanıtlamaktadır.

Beş yaşındaki Montessori çocukları daha dikkat çekici dersler ve “Pul” oyunu gibi daha gelişmiş Montessori materyalleri ile devam etmektedir. Montessori öğretim programı çoğu anaokulunda bulunan programdan daha sofistike (çok yönlü-gelişmiş) bir programdır. Bu programda birlikte iki yıl geçirdikten sonra, öğretmenler çocuğunuzu çok iyi tanıyor, onun güçlü ve zayıf yönlerini biliyorlardır. Çocuğunuz başka bir okula devam ettiğinde, yılın ilk yarısını yeni eğitim yaklaşımına alışmakla geçiriyor. Montessori sınıflarında çocuğunuz güvenli, destekleyici bir sınıf ortamında büyümektedir. Montessori sınıflarında bireysel eğitim uygulanması, çocuğun kendi hızında ilerleyebilmesi ve eğitim konusunda belirlenen programa yetiştirilmeye çalışılmaması ve özgür olması, çocuğun rahat ortamda çalışmalarını yapabilmesine olanak sağlamaktadır. Montessori ayrıca, küçük çocukları temel geometri ve diğer karmaşık kavramlarla anaokulunda erken tanıştırmakta ve bireysel hızlarında ilerleme fırsatı sunmaktadır. Üstelik diğer anaokullarında eğitim gören beş yaşındaki çocuklar harfleri ve sayıları tanımayı belki yeni öğreniyorken, birçok Montessori okulunda bu yaştaki çocuklar kitapları okumaya başlayabiliyorlar.

Anaokullarında Montessori çocukları kültürel anlamda gelişip küresel vatandaşlar haline gelmeye başlıyor. Montessori'de, beş yaşındaki çocuklar boyama kitapları yerine çok terimli küp gibi ilginç öğrenme materyalleriyle çalışmaktadır. Ayrıca toprak, su ve alan kavramları ile daireler, üçgenler ve dikdörtgenlerin yanı sıra gölleri, adaları, boğazları, yarımadaları ve diğer jeolojik kavramları öğrenmektedir. Sanatta ise, temel renkleri öğrenmenin yanı sıra Picasso ve Renoir'i gibi ressamları da öğreniyorlar. Montessori'de çocuğunuz eşsiz bir birey olarak eğitilmektedir. Montessori okullarında, entelektüel, sosyal ve duygusal gelişim için de program hazırlanarak uygulamaktadır. Ne yazık ki, geleneksel anaokullarındaki sınıflarda durum pek de böyle olmamaktadır.

Montessori okullarında öğrenci, öğretmen ve veliler ılımlı ve birbirlerini destekleyici bireylerdir. Montessori bilinçli olarak çocuklara nazik ve huzurlu olmayı öğretmektedir. Montessori okullarında öğrenme ezbere odaklanmamıştır. Amaç okul çalışmalarını gerçekten anlayan öğrenciler yetiştirmektir. Montessori öğrencileri, uygulamalı olarak deneyim elde edip araştırma yoluyla öğrenirler. Kaşıkla beslenmeyi pasif olarak beklemek yerine çalışmalarına aktif olarak katılmaktadırlar. Montessori, bilinçli bir şekilde farklı öğrenme stillerini tanımak ve ele almak, öğrencilerin en etkili şekilde çalışmayı öğrenmelerine yardımcı olmak için tasarlanmıştır. Montessori öğrencilerini öz disiplin, içsel amaç ve motivasyon duygusu ile geliştirmektedir.

Hala bir şüpheniz varsa, çocuğunuzu sınıfında gözlemleyerek düşündüğünüz diğer anaokulu ile karşılaştırın. İki okulu da gözlemleyin. Sınıf içerisinde sessizce gözlemler yaparak notlar alın. Farklılıklar size basit gelebilir, ancak büyük olasılıkla önemli olacaktır. O zaman çocuğunuzun geleceğini düşünerek, kendinizin Montessori sınıfında gözlemlediği olumlu farklılıkların çocuğunuzun gelişimine olan katkılarına ve daha sonra çocuğunuzun geleceği için tasarladığınız yetişkin olmasına nasıl yardımcı olabileceğini sorgulayarak kararınızı bu doğrultuda verebilirsiniz.

Kaynak: https://montessori-schools.com

Seldin. T. (2014) Montessori yöntemiyle harika çocuk nasıl yetiştirilir? (Çev. Tuğba Işık ERCAN )- Kaknüs yayınları

 

 

Öğr. Gör. Yasemin YÜCESAN

Çocuk Gelişimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü




E-Bülten Kayıt

Montessori Anaokulu hakkında bilgi almak için e-posta adresinizi bırakın.

Onay vermeden bu işlemi gerçekleştiremezsiniz
Kapadokya Üniversitesi veri sorumlusu sıfatıyla, verdiğiniz kişisel verilerin gizliliğini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa (KVKK) uygun olarak ve büyük bir hassasiyetle koruyacaktır. Kişisel verileriniz, KVKK’ya uygun olarak işlenecek, sizleri Kapadokya Üniversitesi hakkındaki gelişmelerden e-posta veya telefon yoluyla haberdar etmek için kullanılacaktır. Detaylı bilgi için tıklayınız