Çocuklarda El Ayak Ağız Hastalığı

El ayak ağız hastalığı, özellikle okul öncesi ve okul çağı çocuklarda görülen, virüslerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Daha büyük çocuklarda ve erişkinlerde de görülebilmekle beraber sıklığı daha azdır. Hastalığın sıklığı ilkbahar ve sonbaharda artış göstermektedir.

Hastalık kişiden kişiye ağız ve burun salgıları, dışkı ya da damlacık yolu ile bulaşmaktadır. Kalabalık ortamlarda hasta çocuklarla aynı ortamı paylaşmak hastalığa yakalanma riskini artırmaktadır. Enfeksiyon etkeninin alınmasını takiben 3-7 günlük bir kuluçka dönemi sonrasında hastalığın belirtileri ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler; ateş, halsizlik, huzursuzluk, iştahsızlık ile birlikte özellikle avuç içi, ayak tabanı, ağız içi ve ağız çevresinde görülen döküntülerdir. Döküntüler kırmızı, yuvarlak lezyonlar şeklinde olabildiği gibi bazen içi sıvı dolu veziküller şeklinde de görülebilmektedir. Her ne kadar el-ayak ağız hastalığı olarak tanımlansa da kalça, diz, dirsek ve yüz tutulumu da görülebilir. Ayrıca el ve ayak parmaklarında soyulmalarda oluşabilmektedir. 7-10 günlük klinik belirtiler sonunda genellikle kendini sınırlayan ve ağır hastalık tablosuna neden olmayan bir enfeksiyon hastalığıdır. Ancak özellikle döküntülerin çıktığı dönemde ağız içindeki yaralar nedeni ile çocuğun ciddi ağrı duyması ve bu nedenle beslenememesi aile için kaygı verici olmaktadır.

Hastalığa özgü bir tedavi bulunmamaktadır. Sadece ağrı kesici ve ateş düşürücü ile ağrı ve ateşin kontrol altına alınması, sıvı ve besin alımının mümkün olduğunca desteklenmesi gerekmektedir. Hastalık virüsler tarafından oluştuğundan antibiyotik kullanımına gerek yoktur.

Bulaşıcılığı çok yüksek olan hastalığın belirgin bir tedavisi veya aşısı henüz olmadığından koruyucu önlemler alınması çok önemlidir. Hastalık döküntüler çıkmadan önceki 3 gün ve döküntüler solup ateş düştükten sonraki 5 gün boyunca bulaşıcıdır. Mümkün ise hasta olan kişinin belirtilerin olduğu dönemde yayılımı önlemek için evinde kalması, duyarlı kişiler ile temas etmemesi önerilmektedir. Duyarlı kişilerin bulaşı önlemek için su ve sabunla sık sık el yıkamaları, temas ile kontamine olan objeleri, oyuncakları uygun şekilde dezenfekte etmeleri, ortak çatal, kaşık kullanımından ve yakın temastan kaçınmaları gerekmektedir.

Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Ergün

Kapadokya Üniversitesi

Sağlık Bilimleri Yüksekokulu

Çocuk Gelişimi




E-Bülten Kayıt

Montessori Anaokulu hakkında bilgi almak için e-posta adresinizi bırakın.

Onay vermeden bu işlemi gerçekleştiremezsiniz
Kapadokya Üniversitesi veri sorumlusu sıfatıyla, verdiğiniz kişisel verilerin gizliliğini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa (KVKK) uygun olarak ve büyük bir hassasiyetle koruyacaktır. Kişisel verileriniz, KVKK’ya uygun olarak işlenecek, sizleri Kapadokya Üniversitesi hakkındaki gelişmelerden e-posta veya telefon yoluyla haberdar etmek için kullanılacaktır. Detaylı bilgi için tıklayınız